Suudi Arabistan’da Galatasaray ve Fenerbahçe arasında oynanacak Süper Kupa maçının ertelenmesine ilişkin yeni bilgiler ortaya çıktı.
Suudi Arabistan’da Galatasaray ve Fenerbahçe arasında oynanan Süper Kupa maçının ertelenmesinin yankıları sürüyor. Peki, ne oldu? Yaşananların perde arkasında ne var? Ankara maç için devrede miydi? CNN TÜRK Ankara Temsilcisi Dicle Canova, canlı yayında perde arkasını anlattı.
CNN TÜRK Ankara Temsilcisi Dicle Canova, şunları kaydetti:
ANKARA MAÇIN İPTALİ SÜRECİNİN NERESİNDEYDİ?
Ertelenen Süper Kupa maçı ile ilgili yapılan tartışmalarda Dışişleri Bakanlığı’ndan destek istendi mi? Devreye girildi mi? Spor Bakanı neden açıklama yapmıyor?” gibi sorular da çok yöneltildi. Ben de işin bu ayağına baktım. ‘Süreçte Ankara neredeydi?’ sorusuna yanıt aradım.
“SÜRECİ TFF YÜRÜTTÜ, ANKARADA MAKAMLAR DAHİL EDİLMEDİ”
Öncelikle Dışişleri Bakanlığı’na bu tip organizasyonlarda gidilecek ülke ile ilgili siyaseten sorun var mı yok mu görüş sorulur. Genelde de sıkıntı çıkmaz. Sonrasında vize konusunda destek verilir. Bir de gidilecek ülkede büyükelçilikten lojistik destek alınabilir. Bu organizasyonda çoğunlukla işi TFF’nin götürdüğünü söyleyebilirim.
Maçın yapılacağı stadyum, Suudi Arabistan’ın markalaşma stratejisinde en çok kullanılan stadyumu. Burası ticari bir yönetime sahip. Büyük konserler, maçlar hep burada yapılıyor ve bağımsız bir yönetim kurulu tarafından süreç yönetiliyor. Burada söz konusu olan bir futbol maçı olduğu için FIFA kuralları ve federasyonlar da devrede. İlk sözleşme imzalanıyor. Tarafların talepleri karşılıklı burada var. Herkes buna imza atıyor. Bu süreçlere federasyon ve kulüpler dışında, Ankara’daki makamlar dahil edilmedi.
ANLAŞMADA NELER VARDI?
Mesele 27 Aralık Çarşamba günü Suudi makamlarına federasyonun sunduğu ve koreografiyi içeren metinle başladı. O gün federasyonun verdiği 6-7 sayfalık bir metinden söz ediliyor. Maça çıkış seremonisi dahil birçok detaya yer verilmiş. Bu metin resmi olarak karşı tarafa iletildi. Yanıt bir gün sonra perşembe geldi ki takımlar artık Riyad’daydı. ‘Siyasi nitelik taşıyan sembollere izin vermemiz mümkün değil” denildi.
Burada araya girip FIFA kurallarını hatırlatalım. Siyasi krize sebep verecek slogan ve sembollere genel olarak müsaade edilmiyor. Ancak zaman zaman buna bazı ülkeler esneklik tanıyabiliyor. Mesela İngiltere’de Premier Lig’de 2022’de Everton sahaya Ukrayna bayrakları ile çıktı. Ama 2009’da Bursa’da oynanan Türkiye-Ermenistan maçında da mesela Azerbaycan bayraklarına izin verilmemişti.
“ANKARA’DAKİ MAKAMLARA CUMA ÖĞLEN ‘SORUN YOK’ DENDİ”
TFF koreografi taleplerinin reddedildiğini, Fenerbahçe ve Galatasaray yönetimine iletiyor. Bu kez başka talepler gündeme geliyor. Derken Ankara’daki makamlara cuma öğlen itibariyle gelen bilginin ‘Sorun yok, çözüldü’ şeklinde olduğu bilgisine de ulaştım.
“SAHA ÇIKMAMA KARARINA KADAR BİR ŞEY İSTENMEDİ”
Saat 18:30’da ise ‘Takımlar maça çıkmayı reddediyor’ bilgisi veriliyor. O saate kadar benim edindiğim bilgilere göre Ankara’dan istenen bir şey yok. Maça çıkmama kararı alındıktan sonra da zaten yapacak bir şey kalmıyor.
“SPOR BAKANI RİYAD’DA TOPLANTIDA GÖRÜŞ BELİRTMEDİ”
Peki, ‘Spor Bakanlığı bu sürecin neresinde? Neden sessiz kalındı?’ diye soruluyor. Onu da araştırdım. Bakan Osman Aşkın Bak Riyad’daydı, maçı izlemek üzere davetliler arasındaydı. Başından itibaren bakanlığın organizasyon ile ilgili bir tavrı olmadığı vurgulanıyor. Yani maçın nerede yapılacağı konusu başta olmak üzere, kararın tamamen TFF’nin kulüplerle yaptığı görüşmelerle alındığı vurgulanıyor.
Riyad’da anlaşmazlık çıkınca Bakan da aynı otelde kaldığı için TFF Başkanı’nın kulüplerle yaptığı toplantıya o da girmiş ama ‘maça çıkın’ veya ‘çıkmayın’ şeklinde bir görüş bildirmemiş. Sadece ‘Ne yapacaksınız?’ sorusunu yönelttiği ve kararın kulüplere bırakıldığı, oradaki sürecin koordinasyonu dışında dahli olmadığı belirtiliyor. Ankara başından beri de diplomatik soruna evrilmemesi konusunda hassasiyet gösteriyor diyebilirim.
MASADAKİ 2 SEÇENEK
Ankara’daki tespitlere gelirsek iki unsur öne çıkıyor:
1- Organizasyon beceriksizliği.
2- TFF ile kulüpler arası iletişimsizlik.