Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Nazif Yılmaz, RTÜK’e gelen şikayetler üzerine inceleme başlatılan dizi hakkında açıklamalarda bulundu.
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Nazif Yılmaz, Eskişehir Öğretmenevi’nde düzenlenen ‘Türkiye Yüzyılı Din Öğretiminin Niteliğini Artırma Çalıştayı’na katıldı.
Çalıştayda, Bakan Yardımcısı Nazif Yılmaz’ın yanı sıra Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, İl Milli Eğitim Müdürü Sinan Aydın, İl Müftüsü Bekir Gerek ve eğitimciler yer aldı. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) gelen şikayetler üzerine inceleme başlattığını açıkladığı televizyon dizisini örnek gösteren Bakan Yardımcısı Yılmaz, dini eğitimin önemine dikkat çekti. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersini önemsediklerini ifade eden Yılmaz, “Örneğin, son birkaç gündür gündeme gelen bir televizyon kanalında maalesef oynatılan bir diziden bahsediyorum. Mesela orada bir Kur’an eğitimi, Kur’an kursu ortamı ve din eğitimi asla bizim yapmadığımız, olmayan bir şey. Ama onun üzerinden İslam üzerine, din üzerine bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Siz doğru bir din eğitimi yapmazsanız, başkalarının suistimal etmesi mümkün olabilir. Bu açıdan da biz Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersini önemsiyoruz. Dolayısıyla bu dersin haftada 2 saat verilmekte ve bu dersin ikiliği üzerine de zorunlu bir ders olduğu için mutlaka arkadaşlarımızın kafa yorması gerekir” dedi.
ORTAÖĞRETİMDE ÜNİVERSİTE YERLEŞTİRME ORANI
Türkiye’de İmam Hatip okullarının 1951’de kurulduğunu hatırlatan Bakan Yardımcısı Yılmaz, İmam Hatip okullarında 1 milyon 250 bin öğrencinin eğitim gördüğünü söyledi. Bu okullarıyla ilgili kamuoyunda yanlış bilgilerin yer aldığını belirten Yılmaz, “Efendim İmam Hatip okullarının akademik başarısı şöyledir, böyledir. ÖSYM’nin son 2 yıllık verilerini paylaşmak istiyorum. 2022 yılında genel ortaöğretimde, öğrencilerin üniversiteye yerleştirilme oranı yüzde 34, İmam Hatip okulları yüzde 38. Küsuratıyla birlikte arada 4,28 bir fark var. ÖSYM’nin verileri bakabilirsiniz. 2023 yılında genel ortaöğretimin öğrenci yerleştirme oranı yüzde 36, İmam Hatip okulları yüzde 39. İmam Hatip okullarında özellikle 2016 yılından itibaren program çeşitliliğine gidilmesiyle çok daha farklı bir kapıda aralanmış oldu. Özellikle bunlar arasında, Fen ve Sosyal Bilimler programı yani İmam Hatip Fen Lisesi. 10 farklı dilde hazırlık sınıfı, Almanca, Arapça, Rusça, Çince, Farsça, Fransızca, Japonca, İspanyolca, İtalyanca, İngilizce. Bu 10 dilde çocuklarımız eğitim almakta ve Türkiye münazaraları adı altında münazaralar gerçekleştirmekte” diye konuştu.
’10 YILDA 11 BİN 200 ÖĞRENCİ HAFIZ OLARAK YETİŞTİ’
Bu yıl ilk defa çocuk gelişimi bölümleri açtıklarını kaydeden Yılmaz, “Özellikle Diyanet İşleri Başkanlığımızın, 4-6 yaş bölümüne yönelik, mesleğe yönelik öğrenci yetiştirmek için İmam Hatip lisesi bünyesinde kız imam hatip liselerinde eğer o okulda, okul öncesi kurumda varsa çocuk gelişimi bölümü açtık. Şu anda İstanbul’da ve Kocaeli’de iki okulumuzda pilotlamaktayız ve bir de örgün eğitimle birlikte hafızlık. Yani akademiyle beraber hafızlık, şu ana kadar bu programdan da toplamda 6 yıl üzerine ilave ettiğimizde 9 yıl yaklaşık 10 yıla yaklaşıyor, 10 yıl içerisinde 11 bin 200 öğrencimiz hafız olarak yetişti. Bu az bir sayı değil. Dolayısıyla imam hatip okulları şu anki geldiği noktada aslında başlangıçtan çok daha ileri bir noktaya geldi ve Türkiye’mizin, Türkiye Yüzyılı’nı inşa edecek nesilleri yetiştirmenin bir vizyonuyla hareket ediyor” dedi.
Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy da gençlerin en iyi şekilde yetiştirilmesi gerektiğini belirterek, “Mesleki eğitimle ilgili bir çalıştay gerçekleştirdik. Temel amaç, bu alandaki mevcut durumu ortaya koymak, yeni talep ve ihtiyaçlara göre neler yapabileceğimizi konunun bütün paydaşlarıyla bir araya gelerek değerlendirmek. Bunun da raporu ay sonu itibarıyla çıkacak. Bugün de din öğretiminin niteliğiyle ilgili bir çalıştay gerçekleştiriyoruz. Konunun farklı tarafları bir araya gelerek bu alanda neler yapılabileceğini bugün bütün boyutlarıyla ele alacağız” ifadelerini kullandı. ‘Türkiye Yüzyılı Din Öğretiminin Niteliğini Artırma Çalıştayı’ gün boyu sürecek.