Barkod teknolojisi karekoda dönüşüyor

Günümüzde Türkiye’de üretilip satışa sunulan veya yurtdışından ithal edilen ticari ürünlerin iç pazarda kolaylıkla dolaşımının sağlanması ya da ihracat amacıyla farklı ülkelere gönderilen ürünlerin takibinin yapılabilmesi, GS1 Türkiye’nin sunduğu barkod hizmetiyle gerçekleşiyor.

Barkod teknolojisi karekoda dönüşüyor
Yayınlama: 13.10.2023
A+
A-

Bugün herhangi bir yerde alışveriş yaptığınızda satın alacağınız ürünler kasadan geçerken duyduğunuz “bip” sesi, GS1 Türkiye tarafından tanımlanarak uluslararası ticaretin dilini temsil eden barkodlar sayesinde ortaya çıkıyor.

BARKODLAR, DÜNYA GENELİNDE HER GÜN 10 MİLYAR KEZ TARANIYOR

Perakende, tekstil, ilaç, kozmetik, hızlı tüketim malları, elektrikli ev aletleri ve daha birçok sektöre yönelik olarak birçok farklı hizmet sunduklarını dile getiren GS1 Türkiye Genel Müdürü Elif Bilgehan Müftüoğlu, GS1 oluşumuna ve Türkiye’deki faaliyetlerine ilişkin olarak şu bilgileri aktardı: “1960’ları gösteren filmlerde market çalışanlarının etiket tabancası taşıdığını görürdük. Bu tabancanın oluşturduğu külfeti kaldırma fikri, GS1’in hikâyesini başlatıyor. İlk kez 1974’te GS1 ürün numarası taşıyan sakız paketi kasada taranıyor ve bu tarama, modern alışveriş deneyiminin başlangıcı oluyor. GS1 (GlobalStandartlar1), 1973’te Amerika Birleşik Devletleri’nde kurulan Evrensel Ürün Kodlama ile 1977’de Belçika’da kurulan Avrupa Mal Numaralandırma Örgütü’nün 2005’te birleşmesiyle oluşan, 117 ülkede faaliyet gösteren bir oluşum… Ülkemizde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği bünyesinde 1988’de Milli Mal Numaralandırma Merkezi kuruluyor, sonrasında 2015’te GS1 Türkiye ismini alıp, 2017’den itibaren TOBB’un kurucusu olduğu vakıf tüzel kişiliği altında faaliyet gösteriyor. Bugün herhangi bir mağazadaki raflarda bulunan ürünlerin %99’unda barkodlarımız bulunuyor. Bu barkod numaraları, dünyada her gün 10 milyar kez taranıyor, yani 10 milyar kez kasalarda bip sesi duyuluyor.”

 

KORONAVİRÜS AŞILARI, BU NUMARALAR SAYESİNDE TAKİP EDİLDİ

Barkodların taranması ile satın alınan malın stoktan düştüğünü, stoğu azalan malın ise sistemde kayıtlı minimum sipariş miktarına göre otomatik olarak sipariş edildiğini belirten Elif Bilgehan Müftüoğlu; “Üretici-dağıtıcı-satıcı sistemlerinde bu numara üzerinden veri alışverişi yapıldığında stok, sipariş, sevkiyat süreçlerinin yönetimi daha etkin bir şekilde yapılıyor, ürünün dünyanın herhangi bir yerinde kime ait olduğunun bilinmesi ve ürün hakkında bilgi paylaşılması sağlanıyor. Örneğin Koronavirüs aşılarının yapıldığı dönemde bir Türkiye haritası üzerinde anlık olarak hangi ilde kaç kişiye aşı vurulduğu; Sağlık Bakanlığımızın kurup yönettiği sistemde GS1 numaralarının kullanılması sayesinde takip edildi. Adli tıp çalışmalarında; kalp pili ya da implant numaralarından maktullerin kimliği belirlenebiliyor. Eczanelerden ilaç alırken daha önce ne zaman aldınız, ne zaman yazdırabilirsin gibi bilgiler de GS1 numaralarıyla takip ediliyor. Bu sistemi, tüm sektörlere yaymak istiyoruz, ilgili kamu kurumlarına da ücretsiz destek vermeye hazırız” dedi.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.