Beşiktaş’ta Masquerade’ isimli mekanda 29 kişinin hayatını kaybettiği yangının çıkış anına dair görüntüleri değerlendiren Türkiye Yangından Korunma ve Eğitim Vakfı (TÜYAK) Yönetim Kurulu Üyesi ve Yangın Güvenlik Uzmanı Levent Yasa ‘ihmaller zinciri’ ifadesini kullandı, Yasa, “Yangın dolabı sistemi ya da sabit söndürme sistemleri, yağmurlama sistemleri gibi sistemlerin olması gerekiyordu ki oradaki yangına tam olarak müdahale edilebilsin dedi.
Beşiktaş Gayrettepe’de ‘Masquerade’ adlı gece kulübünde çıkan ve 29 kişinin hayatını kaybettiği yangının ilk anlarına dair görüntüler ortaya çıkmıştı. Türkiye Yangından Korunma ve Eğitim Vakfı (TÜYAK) Yönetim Kurulu Üyesi ve Yangın Güvenlik Uzmanı Levent Yasa o anları değerlendirdi, benzer olayların yaşanmaması konusunda uyarılarda bulundu.
“YAĞMURLAMA SİSTEMİ OLMASI GEREKİRDİ Kİ YANGINA TAM OLARAK MÜDAHALE EDİLEBİLSİN”
Yangın anını değerlendirerek, yangın anında yapılabilecekler hakkında bilgi veren Levent Yasa, “Özellikle bizim ilk müdahale aracı olarak kullanmakta olduğumuz kuru kimyevi tozlu tüpler var bu tüpler her türlü yangında ilk müdahale olarak kullanılabilir. Bu yangın özelinde konuşursak içeride bir kimyasal maddeden başlayan ve izolasyon, inşaat malzemesinden başlayan bir yangın söz konusu. İlk müdahale yapılsa dahi, söndürmekte tam başarı olamama ihtimali yüksek. Çünkü, içeride yüksek miktarda yanıcı madde var. Her tüpün bir söndürme kapasitesi var, kullanılan tüpler 6 kilogramlık olduğundan dolayı kapasiteleri çok geniş değil. Suyla müdahale edilebilir mi? Sıvı kimyasal yoksa ve katı maddeler yanıyorsa suyla müdahale doğrudur. Fakat, kovadan atılan suyun söndürme etkisi olmaz, daha yoğun ve fazla miktarda suyla müdahale edilmesi gerekiyordu. Bunun için de yönetmeliklere uygun şekilde dizayn edilmiş olan yangın dolabı ya da sabit söndürme sistemleri, yağmurlama sistemleri gibi sistemlerin olması gerekiyordu ki oradaki yangına tam olarak müdahale edilebilsin” dedi.
“250 METREKAREDE BİR TÜP SAYISI BELİRLENMESİ GEREKİYORDU”
Değerlendirmelerine devam eden Yasa, “Binaların yangından korunması hakkındaki yönetmelik bunu belirlemiş. Maksimum 250 metrekareye bir tüp olacak şekilde tüp sayısının belirlenmesi gerekiyordu. Alanın metrekaresi ve kaç katlı olduğu da önem taşıyor. Orada yeteri kadar tüp olsaydı ve bir de en önemli hususlardan biri personelin de bu tüpleri kullanmayı biliyor olması lazım. Tüpü kullanmayı bilmiyorsa, siz istediğiniz kadar koyun faydalı olmayacaktır. Koyulan tüpün de yanan malzemenin cinsine göre uygun olması gerekiyor” diye konuştu.
“TÜPLERİN AYLIK DENETLENMESİNİ İSTİYORUZ Kİ BU TÜR YANGIN OLAYINDA ÇALIŞMAMA DURUMU MEYDANA GELMESİN”
Yangından kurtulan bir işçinin ifadesinde kullandığı, “Yangın tüpünü ateşin üzerine sıkarak ateşi söndürdüm. Yangın tüpü bittikten sonra tanımadığım birisi bana başka bir yangın tüpü verdi. Fakat bu yangın tüpü mandalına basmama rağmen çalışmadı.ö sözlerini yorumlayan Yasa, “Yangın tüpleri yönetmeliklere göre 4 yılda bir değiştirilmek zorundadır. Endüstriyel tesis ve kamuya açık alanlarda yangın tüplerinin aylık kontrollerinin yapılmasını, her ay içerisindeki basıncın, kullanılıp kullanılmadığını gösteren mührün ve emniyet piminin sürekli sabit durumda bulundurulması, kullanıma hazır durumda olması ve personele de bu tüplerin nasıl kullanacağının eğitiminin verilmesini istiyoruz ki bu tür bir yangın olayında, tüpün çalışmaması veya kullanılamaması durumu meydana gelmesin.
Oradaki bir işçinin beyanına göre tüpün bir tanesi çalışmış, bir tanesi çalışmamış. Tabi çalıştırıp, çalıştıramayacağını veya gerçekten kullanımının nasıl olduğunu tam bilemeyeceğimizden net yorum yapamayız fakat bir tüpün de kapasitesi bu büyüklükteki bir yangını söndürmeye yeterli gelmeyecekti” dedi. Yasa, “Burada bir ihmaller zinciri söz konusu. Ruhsatlama aşamasından, yapılan tadilata izin alınmamasına kadar ardı ardına gelen bir ihmaller zinciri söz konusu. Bizim burada yangın çıkmaz, bize bir şey olmaz gibi bir mantık maalesef ülkemizde devam ediyor. Her yerde yangın çıkabilir, özellikle kamuya açık ve kot altı alanlarda çıktığında çok hızlı şekilde ölümcül hale gelebilir” diye konuştu.
“YANGIN SÖNDÜRME SİSTEMLERİNE GAZ YERİNE SU VE HAVA BASABİLİRLER, DİKKAT”
Yangın Söndürme Sistemleri Uzmanı Gürkan Danacı ise, otomatik yangın söndürme sistemlerinin önemine dikkat çekti, orijinal ve kaliteli ürünlerin kullanılması gerektiğini kaydetti. Gürkan Danacı, “Eğlence mekanları, restoranlar, büfeler, oteller gibi mekânların mutfaklarında kullanılan davlumbaz yangın söndürme sistemlerinin kurulumunda sahte ve yan sanayi ürünlerin kullanıldığı görülebilmektedir. Bu parçalar sistemin işleyişine ciddi manada zarar verebilmekte, sistemin çalışmamasına sebep olabilmektedir. Yine yangın söndürme tüplerinde orijinal yangın söndürme sıvısı kullanılmadığında veya sistemin yanlış kurulması durumunda sistem devreye girmez; girse bile yangını söndüremez” dedi.
“ELEKTRİK PANOLARINIZ İÇİN DE YANGIN SÖNDÜRME SİSTEMLERİNİ İHMAL ETMEYİN”
“Hastaneler, oteller, fabrikalar, toplu konutlar, ev ve işyerleri gibi yerlerde bulunan elektrik panolarında da muhakkak yangın söndürme sistemleri bulunmalıdır” diyen Gürkan Danacı, sadece mal değil, can güvenliğinin de bu sistemler sayesinde sağlanmış olacağını söyledi. Gürkan Danacı , “Bu yangınlar kısa sürede hızlı şekilde büyüyebilir. Bunun önüne geçmek artık çok daha kolay. Çok kısa sürede montajı tamamlanabilen orijinal bir yangın söndürme sistemi ile büyük olayların önüne geçmiş olunabilir. Bu anlamda alanında uzman ekip ve firmalardan bu hizmeti temin etmek gerekmektedir” diye konuştu.
Özellikle kıymetli eşyaların bulunduğu odalar, arşiv odaları, server odaları ve her türlü elektronik donanımın yer aldığı alanlarda kullanılan gazlı yangın söndürme sistemlerinin kurulum, bakım ve dolumlarının da yine uzman kişilerce yapılması gerektiğini söyleyen Yangın Söndürme Sistemleri Uzmanı Gürkan Danacı, “Piyasada orijinal ürünler yerine yan sanayi ürünlerin kullanıldığını; bu hizmetleri alan müşterilerin ise en ufak bir yangında dahi büyük zarar gördüğünü biliyoruz. Yine bu sistemlerde kullanılan gazların da yetkilendirilmiş veya güvenilir firmalarda doldurulması gerekiyor. Piyasada gaz yerine su veya hava basıldığına dair birçok örnek gördük. Tüketicinin sisteme su veya hava basıldığını dışarıdan anlamasının ihtimali yok. Ancak dolum aşamasında, müşteri dolum yerinde olursa sisteme ne basıldığını görebilir. Bu da firma veya müşteri için her zaman mümkün olmayacağı için, güvenilir firmaları tercih etmeleri gerekiyor” dedi.
“İnsanlar hizmet aldığı yeri dikkatle seçmelidir” diyen Danacı, “Yine bu sistemlerin kurulumu da uzmanlık gerektiriyor. Doğru ürün, orijinal parçalar ancak uzman kişilerce ve doğru şekilde monte edildiğinde en sağlıklı sonucu verecektir” diye konuştu.