Hamas’ın gerçekleştirdiği saldırılar nedeniyle oklar İran’a yönelirken, Tahran hükümeti, bu konuyla doğrudan bir bağlantısı olmadığını açıklasa da, bazı ayrıntılar bunun pek de öyle olmadığını gösteriyor.
Nitekim ABD merkezli Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, Hamas ve Hizbullah’ın üst düzey üyelerine dayandırdığı haberinde, İranlı güvenlik yetkililerinin, sürpriz saldırının planlanmasında yardımcı olduğunu ve son onayı verdiğini öne sürdü.
WSJ’nin haberine göre, operasyonun ayrıntıları, Beyrut’ta İran Devrim Muhafızları subaylarının, Hamas ve Hizbullah dahil İran destekli 4 militan grubun temsilcileriyle bir araya geldiği toplantılarda belirlendi. Gazete, “İranlı güvenlik yetkilileri, Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırısının planlanmasına yardımcı oldu ve Lübnan’ın başkenti Beyrut’taki son toplantıda da bu operasyona yeşil ışık yaktı” ifadelerine yer verdi.
BLİNKEN: KANIT YOK
Devrim Muhafızları Ordusu’nun, Hamas saldırısının planlanması ve hayata geçirilmesine önemli rol oynadığını iddia eden WSJ, ordu yetkililerinin Ağustos ayından bu yana Hamas’la iş birliği içerisinde hava, kara ve deniz saldırılarını da kapsayan kompleks bir operasyon tasarladığını yazdı. Hamas Sözcüsü Gazi Hamad da, İngiliz yayın kuruluşu BBC’ye, Hamas’ın operasyon için İran’dan doğrudan destek aldığını söylemişti. Hamad diğer ülkelerin de Hamas’a yardım ettiğini söylemiş; ancak bu ülkelerin isimlerini vermemişti.
Söz konusu iddiaya değinen ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Pazar günü yaptığı açıklamada, Tahran’ın saldırıyı yönettiğine ya da arkasında olduğuna dair somut bir kanıt bulunmadığını söyledi. Blinken, bununla birlikte İran’ın bu gruplarla uzun süredir var olan ilişkisini de kabul etti.
Medyada çıkan ABD-İran esir takası karşılığında Tahran’ın aldığı dondurulan 6 milyar dolar parasının saldırılarda etkili olduğu yönündeki iddiaları da değerlendiren Blinken, “İran’ın hesabına geçen 6 milyar dolar paradan henüz tek bir dolar bile harcayamadığını” ifade etti. WSJ’nin görüşmelerle ilgili sorularını yanıtlayan üst düzey Hamas yetkilisi Mahmud Mirdawi de, saldırıyı grubun bağımsız olarak planladığını söyledi, “Filistin (halkının) ve Hamas’ın kararı” diye nitelendirdi. İran’ın Birleşmiş Milletler Misyonu da, Hamas’ın saldırılarında Tahran’ın herhangi bir dahli olmadığını vurgulamıştı.
‘BİZİ KANDIRDILAR’
Hamas’ın eşi benzeri görülmemiş saldırıları sonrası İsrail’deki şok yerini yaşananların analizine bırakırken, İsrailli yetkililer gafil avlandıklarını itiraf ediyor.
Haaretz ‘Holokost’tan bu yana en ölümcül saldırı’ manşetini atarken, Times of Israel ‘Hamas’ın nasıl yıllarca İsrail’i kandırdığını’ yazdı. Habere göre, Hamas’a yakın bir kaynak, örgütün İsrail’i, grubun silahlı çatışma istemediğini ve göreceli sakinliği korumak için ekonomik teşviklerle yatıştırılabileceğini düşündürmek amacıyla yıllarca süren bir kampanya yürüttüğünü söyledi. Habere göre, Hamas iki yıl boyunca askeri planlarını gizli tutarak İsrail’i savaş istemediğine ikna etti. Hamas’a yakın bir kaynak, İsrail’in Gazzeli işçilere ekonomik teşvikler sağlayarak savaş yorgunu Hamas’ı kontrol altına aldığına inandırılırken, grubun savaşçılarının genellikle göz önünde eğitildiğini ve sürekli eğitim yaptığını söyledi. Kaynağa göre Hamas’ın gösterdiği itidal bazı destekçilerinin eleştirilerine neden oldu ve bu eleştiriler yine Hamas’ın aklında yeni bir savaş değil ekonomik kaygılar olduğu izlenimini yaratmayı amaçlıyordu.
Hamas’ın cumartesi düzenlediği büyük saldırının arkasında İsrail istihbaratının çok büyük istihbarat başarısızlığı olduğu belirtiliyor. New York Times’a konuşan eski ve mevcut ABD yetkilileri, İsrail’in uyarıları kaçırdığını, hava savunma sistemlerinin yükü taşıyamadığını ve ordunun hazırlıksız yakalandığını kaydetti.