Türkiye’de, en az deprem riskli iller arasında gösterilen ancak Karadeniz fayı nedeniyle deprem riski taşıdığı belirtilen kent için, dolgu alanlarıyla deprem tehlikesi riskinin büyüklüğüne değinen Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş, sık sık heyelanların yaşandığı bölgede yerel zemin etüt çalışmalarının yapılması gerektiğini söyledi.
6 Şubat’ta yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından kentlerdeki yapı stoklarının depreme dayanıklılık durumu önemini koruyor. Ülke genelinde binaların güvenliğine ilişkin tedbirler ve riskli yapıların tespitiyle ilgili çalışmalar sürerken, Türkiye’de en az deprem riski olan iller arasında gösterilen Trabzon’da, olası depremlerde yapı stoku ve heyelan tehlikesi gündeme geldi.
Karadeniz fayı nedeniyle deprem riski taşıdığı belirtilen Trabzon’da, dolgu alanlarıyla deprem tehlikesinin riskinin büyüklüğüne değinen uzmanlar, sık sık heyelanların yaşandığı bölgede yerel zemin etüt çalışmalarının yapılması gerektiğini söyledi.
‘DEPREMİ BÜYÜTME ÖZELLİĞİ VAR’
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) eski öğretim üyesi Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş, bölgenin jeolojik yapısına değinerek, “Trabzon’un deprem tehlikesi, resmi deprem haritasına göre önümüzdeki 50 yıl içinde olabilecek en büyük deprem yüzde 90 olasılıkla 6.6’dır. Yüzde 10 olasılıkla bu depremden daha büyük bir deprem yaşayabiliriz. Bu Trabzon’un deprem tehlikesi. Trabzon’un deprem riski ise olabilecek olan can ve mal kaybıdır. Baktığımız zaman Trabzon’un deprem tehlikesinin riski yüksektir. İki nedeni var. Bunlardan bir tanesi de yapı stoku depreme karşı dayanıksızdır. İkincisi ise bölgenin jeolojik özelliğinden dolayı olabilecek olan depremi büyütme özelliği vardır. Yani sahil kesimindeki gevşek zeminler depremini olduğundan daha fazla geliştirebiliyor” diye konuştu.
HEYELAN BÖLGELERİ
Bölgede sık sık heyelanların yaşandığına dikkat çeken Prof. Dr. Bektaş, “Trabzon’un deprem riskini arttıran en önemli husus da heyelan bölgeleridir. Yani Trabzon’un kuzeye bakan yamaçları bütünüyle heyelan bölgesi olduğu için olabilecek olan deprem heyelan bölgelerini harekete geçirir. Çok katlı binaları ve yoğun nüfusu, can ve mal kaybına uğratabilir. Bu bakımdan Trabzon’un deprem tehlikesinin riski yüksektir. Trabzon’un deprem riski nedir? Deprem riski o depremde olabilecek olan can ve mal kaybıdır. Yani, ‘Trabzon’da 6.6 büyüklüğünde bir deprem yaşanırsa o ilde yaşanabilecek olan can ve mal kaybı ne kadardır?’ diye sorduğumuz zaman Trabzon’un deprem riski çok büyüktür. Yani oluşabilecek olan can ve mal kaybı yüksektir. Dolayısıyla Trabzon’daki bu plaj bölgelerinde kuzeydeki sahil kesimdeki yerlerde muhakkak suretle haritaya ek olarak yerel zemin etüt çalışmalarının yapılması gerekir” dedi.
‘BİLİM İNSANLARININ SÖYLEMLERİ KAFA KARIŞTIRIYOR’
Depremle alakalı bilgi kirliliği yaşandığını belirten Prof. Dr. Bektaş, “Trabzon, bazı bilim insanlarına göre 5 büyüklüğünde depremden fazla deprem yaşayamaz düşüncesi doğru değil. 2012’de Karadeniz’den uzanan Trabzon fayı üzerinde 5’ten büyük deprem biz yaşadık zaten. Yine Karadeniz fayı, 1968’de Sinop’ta 6.6 büyüklüğünde bir depremi zaten oluşturdu. Dolayısıyla devlet de bize ne diyor? ‘6.6 büyüklüğünde bir depreme hazır olun’. Kim hazır olacak? Rize, Trabzon, Ordu, Samsun, Sinop herkes, 6.6 büyüklüğündeki bir depreme hazır olacak. Devletin verdiği resmi belgelere itibar etmemiz lazım. Bilim insanlarının söylemleri kafa karıştırıyor. Halkın da kafasını karıştırıyor. Ama devlet bunu bildiği için bir bilim konseyi oluşturuyor. O bilim konseyi bir deprem tehlikesi haritası hazırlıyor. Onu da devlet resmi gazetede onaylıyor ve yayınlıyor. Türkiye’de herkes bu resmi haritaya uymak zorunda” ifadelerini kullandı.